Sevgili Müge uzun zamandır Yaşamın Tatları'nda yazamıyor. Çünkü kendisinin nur topu gibi bir kızı oldu. O minik kız o kadar tatlı ki anlatamam... En kısa zamanda onun mis kokusunu içime çekmeye gideceğim, mest olmuş resmimi sizinle Instagram'da paylaşacağım! ;)
Sonbahara giriş öncesi bir heyecan geldi içime ben de hemen Müge'den yardım istedim... Dedim ne yapacağız? Vücudu hareketsizliğe nasıl adapte edeceğiz? :)
"Sakin ol" dedi ve hemen bir yazı yazdı... ;)
Ellerine sağlık canım dostum...
İşte Müge'nin sizler için hazırladığı Sonbaharda Nasıl Beslenmeliyiz Yazısı:
Yavaş yavaş sonbahara merhaba derken, artık yazı uğurluyoruz. Bozuk havalar, evde ve kapalı mekanlarda geçen zaman hareketi azaltır ve depresyona girişi arttırabilir. Buna bağlı olarak yeme isteğimiz, özellikle tatlı yeme isteğimizde de artış olabilir.
Sonbahara giriş öncesi bir heyecan geldi içime ben de hemen Müge'den yardım istedim... Dedim ne yapacağız? Vücudu hareketsizliğe nasıl adapte edeceğiz? :)
"Sakin ol" dedi ve hemen bir yazı yazdı... ;)
Ellerine sağlık canım dostum...
İşte Müge'nin sizler için hazırladığı Sonbaharda Nasıl Beslenmeliyiz Yazısı:
Yavaş yavaş sonbahara merhaba derken, artık yazı uğurluyoruz. Bozuk havalar, evde ve kapalı mekanlarda geçen zaman hareketi azaltır ve depresyona girişi arttırabilir. Buna bağlı olarak yeme isteğimiz, özellikle tatlı yeme isteğimizde de artış olabilir.
Havalar soğudukça, metabolizma yavaşlar. Vücudumuz
kendini ısıtmaya çalışır. Bunun için de daha çok enerjiye ihtiyaç duyar. Yağlı
ve şekerli yiyeceklere karşı duyarlı hale geliriz. Öğün saatlerini oturtmalı ve
azı karar, çoğu zarar mantığı ile hareket etmeyi öğrenmeliyiz.
Mevsim geçişlerinde vücudumuzun savunma mekanizması azalır,
direnci düşer. Hastalıklara karşı bağışıklık sistemini güçlendirmek gerekir.
Peki ne yapmalıyız?
Peki ne yapmalıyız?
Ø Antioksidan özelliği bakımından, mevsiminde
meyve-sebze yemeye çalışmalıyız. Lif içeriği sayesinde de hareketsizliğin getireceği
kabızlık ve hazımsızlığa faydalı olacaktır. Öğünlere salata ve çiğ sebze
ekleyelim.
Ø Yaz kadar susamadığımız için içtiğimiz su miktarını
kontrol etmeliyiz. Günde 8-10 bardak su yeterli olacaktır.
Ø Azalan sıvı ihtiyacını karşılamak için yeşil çay,
beyaz çay, kuşburnu, ıhlamur gibi bitki çayları da günde 2 fincan eklenebilir.
Ø Balık, ceviz gibi Omega 3 kaynakları beslenmemizde yer
bulmalıdır.
Ø Lif açısından zengin kuru baklagiller de havaların soğuması
ile birlikte sofralarda yerini almalıdır.
Ø Probiyotik beslenme özellikle bağırsak hareketleri açısından
iyi olacaktır. Süt, yoğurt, kefir miktarı arttırılabilir .
Ø A, C, E vitamini arttırmak gereklidir. Selenyum, çinko,
magnezyum ve flavonoidler besinlerle alınmalı ve besin gruplarında çeşitlilik sağlanmalıdır.
Ø Geceleri uzun oturmalara bağlı atıştırmalara dikkat
edelim. Zaten vücudumuz yağlanmaya meyilli hale geleceği için fiziksel
aktiviteyi de bir şekilde hayatımıza eklemeliyiz.
Ø Öğün atlamayalım. Acele hayatımız içinde kahvaltı atladığımız
öğün olmasın.
Uzm. Dyt. Müge Aksu BEYAZIT
Müge Aksu Beslenme Danışmanlığı
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder