14 Kasım 2012

Dostum Jenny İstanbul'da! Jenny yani JLo !;)

Evde herkes yattı, etraf sessizleşti, ben de hemen aldım soluğu bilgisayarın başında... Sizlere yazmak, bir şeyler anlatmak terapi gibi... :) Bazen yazarken kıkırdıyorum ve biliyorum okurken sizler de kıkırdayacaksınız. Çünkü teee kalbimden yazıyorum her şeyi!:)

Konumuza gelelim. Konumuz Jenny... Yakın olduğumuzdan ben Jenny diyorum. Tabii geldiğini öğrenince hemen havaalanına karşılamaya gittim.  Bir sarılışı var Burkuuu diye. :) 

Tamam tamam. :) Ciddi olmak gerekirse (bence gerekmiyor ama neyse), senelerdir hayalimdi Jennifer Lopez gibi bir starın konserine gidebilmek... Hoş, ben buraya gelemeyeceğinden yurt dışına gitmeyi hayal ediyordum. Ama gerek kalmadı.:) Ülkemizle ne kadar gurur duysak az! Tüm starlar ayağımıza geliyor. Şükürler olsun! ;) 



Türk kadınının vücut biçimine benzeyen bedeniyle karşımızda dans ettikçe, bizler de dönüp yanımızdaki erkeklere; "Bak! İşte kalçalı kadın makbul..." diyebildik onun sayesinde senelerce. O yüzden Türk kadınları olarak Jenny'e karşı içimizde bir kardeşlik duygusu da var kimselere anlatamadığımız. :) 


Benim durumuma gelirsek. Hayli komik. :) 
Yıllar önce, sanırım ben lise sondayken "Jenny From The Block" şarkısıyla salladı listeleri Jenny. Ve o dönem yine benim hayranı olduğum Ben Affleck ile beraberlerdi. 
Hatta şarkının klibinde Ben Affleck ile oynamıştı. Jenny'nin başında da bir şapka vardı. 
Açıklıyorum! Şok Şok Şok! Ben de öyle bir şapka alıp, elimde parfüm şişesi evde aynanın karşısında kendimi Jennifer sanarak şarkılar söylerdim ÖSS stresi başıma vurdukça.:) 
Gelin o klibi hatırlayalım... ;) 



O yüzden Jenny benim için çok özeldir. :) Les Ottomans Oteli'nin önünde yatıp bir fotoğraf için yalvarasım var. Ama bunda kendimi düşünüyorsam namerdim. Sizler için! Her şey takipçilerim için! :) 


Ben inşallah 16 Kasımdaki konserine gideceğim. Aslında sırf ilk konserine gitmek ve sizlere ilk ağızdan her şeyi yazmak için almıştım bileti. Ama organizasyon şirketi bir gün daha uzatıp eklenen konseri ileri değil önceki bir tarihe koyunca kalakaldım! 
Bir de traji komik bir durum var. Turnenin başka bir ayağında, basın mensuplarından biri Jenny'e soruyor: "İstanbul'da 3 konser vereceksiniz. Ne hissediyorsunuz?" diye. Cevap beklenen bir şekilde gelmiyor. Jennifer kafası karışmış bir şekilde "3 mü? Biraz fazla değil mi?" diye soruyor. :) 

Kadıncağızın haberi bile yok yani yakın zamana kadar İstanbul'da bu kadar uzun kalacağından. Zor hayat zor... Hiç özenmemek lazım! :) 

İstanbul'da en uzun süre kalan dünya starı unvanı onun olacak açık ara. :) 

"Aman inşallah beğenir" falan gibi ezikçe bir ifade takınmayalım Allah aşkına sevgili medya... İstanbul'u beğenmeyecek, ona aşık olmayacak insan daha anasının karnından doğmadı, tüm olumsuzluklarına rağmen! ;) 


Evet, söyleyeceklerim bu kadar... :) 
Cuma akşamı naklen konseri sizlere anlatacağım Twitter üzerinden... Atmosferi, Jenny'i, sevgilisini, kalçasını, ses düzenini, seyirciyi bir de benim gözümden izleyin bakalım... ;) 
Size son şarkılarından biriyle, Dance Again ile veda ediyorum concişlerim! :) 






Hiç yorum yok: